Banana

Bir çok şeyin içinin boşaldığının farkındayız, evet. Boşalan ne varsa içimize doluyor. Misal az önce yediğim muz; kabuğunun içi boş şu anda. İçi şu anda midemin dehlizlerine doğru hızla ilerliyor. Muz, sindirimi en uzun süren besinlerden biriymiş. Şu 21 aralık gecesinde sindirimi uzun bir besin tüketmem çok sorun olmayabilir, ne de olsa yılın en uzun günü, tam tamına 14 saat 27 dakika. Takip eden dört gün boyunca muz yiyebilirim yatmadan hemen önce. Dört gün boyunca gece tam tamına 14 saat 27 dakika.

Sindiremediğimiz şeyler de var. Uzun seneler boyunca sürüyor. Tabi bunlar besin değil.

Zaman söz konusu olduğunda...

neyse boşverin.

Yorumlar

ruby dedi ki…
içi boşalan şeyler.. içi boş kalan şeyler.. içi geçenler.. iç geçirenler.. iş çevirenler..dağ devirenler.. sağ gösterenler.. soldan yürüyenler.. gönül eyleyenler.. türkü söyleyenler.. uzun geceler.. 14 saatler ve 27 dakikalar.. muzlar ve kabuklar.. söz konusu olan zamanlar..

neyse boşverenler :)

p.s: bir çok şeyin içi boşaldıysa, bu yine de iyi bir şeydir. her şeyin içi boşalmamıştır çünkü. o halde içi boşalmayan o şeylerden biri nedir?
23 Aralık 2010 00:37
Dublor dedi ki…
gökyüzü mesela profesör
23 Aralık 2010 08:43
ruby dedi ki…
gökyüzü mü? gökyüzü çok boş görünüyor bayım. nerdeyse bomboş gibi.
23 Aralık 2010 22:18
Dublor dedi ki…
ıı o zaman yeryüzü olsun
24 Aralık 2010 03:14
ruby dedi ki…
yeryüzü mü? pek sanmıyorum bayım çünkü ben uzun yıllardır yeryüzünde yaşıyorum, içi boşalmayan şeylerden biri yeryüzü olsaydı bunu kesin hissederdim.
24 Aralık 2010 21:56
Dublor dedi ki…
bence her şeyi "kesin" kelimesi kadar keskinlikte hissedemiyorsunuz profesör. -nuz derken size değil, ama zaten anlamışsınızdır. içi boş olmayan şeyleri "nedir" sorusuyla bulamayız bence. kapsayadığımız her şeyin içi boşalır, kapsayamadıklarımızı ise "canımız çekmeye" devam eder. bence gelin, onu bulmaya çalışmaya son verelim. ya da siz bildiğinizi okuyun ben edeyim, nitekim sonra yerdi göktü derken sırasıyla sevdiğimiz yemekleri ve kitapları bile sayabiliriz belki sorunun cevabıdır diye. hem geceler de kısalmaya başladı ne de olsa.
25 Aralık 2010 14:07
ruby dedi ki…
peki bayım.
25 Aralık 2010 21:41
Unknown dedi ki…
anladım banana banane gibi birşeymiş...
26 Aralık 2010 23:56
Unknown dedi ki…
rabbim hazımla sindirimle değil, güllerle anılmayı nasip etsin...
26 Aralık 2010 23:58
Dublor dedi ki…
-profesör, bunlar bir cahilin sözleri, bakmayın yüksekten attığıma.

-lal, bu bir anma töreni değil.
27 Aralık 2010 00:13
Unknown dedi ki…
pardon yanlış blogdayım bi daha olmaz.
27 Aralık 2010 00:20
Dublor dedi ki…
lal, olacaksa da bunun önüne geçemezsin
27 Aralık 2010 00:25
ruby dedi ki…
estagfirullah. cahil değilsiniz, olsaydınız kesin hissederdim :) ancak sizin de bildiğiniz gibi her şeyi kesin kelimesi kadar keskinlikte hissedemiyorum. bir profesör olmama rağmen bunu başaramamam tüm bilim dünyasını şaşkınlığa ugratıyor. yani bir profesörsem her şeyi kesin kelimesi kadar keskin bir şekilde hissetmem ve sonra da bu kesin böyledir şeklinde kamuoyuna açıklamalar yapmam gerekiyor. ama yapamıyorum. sanırım profesör değilim.
27 Aralık 2010 15:33
Unknown dedi ki…
ruby bu senin suçun değil prof da olsa zaman zaman aptallaşabiliyor insanlar...
dublor bitaneciğim siz efendim mevzu iken benim engellemek için endişelenmeme ne hacet siz benim içinde engel olursunuz...
28 Aralık 2010 14:01
Yorum Gönder